“`html

ERTUĞRUL ÖZKÖK

MİLASLI KADININ MICHELIN REHBERİNDEKİ BAŞARISI

Bu yıl Michelin yıldızları listesinde beni en çok sevindiren iki farklı isim çıktı. Her ikisi de sıradışı olmanın getirdiği başarılardı. Önce, çarpıcı bir köylü kadının hikayesiyle başlayayım. Milas’ın neresinde olduğunu dahi bilmediğim bir köyden, ismi Agora Pansiyon olan bir mekan bu. Ve dikkate değer bir başarı ile, Michelin listesine iki farklı kategoride girmeyi başardı.

ÖDÜL TÖRENİNDEN GÖRÜNTÜLER

2025 Michelin yıldızları geçtiğimiz akşam Four Seasons Bosphorus otelinde düzenlenen etkinlikte açıklandı. Törenin önünde izleyici olarak yer aldım ve önemli anları gözlemledim. Social medya ve haber siteleri ödül alanları ile ilgili bilgilere erişmiştir. Ancak benim için en özel haber, Milas’taki bu köylü kadın tarafından işletilen Agora Pansiyon’un restoranının iki ayrı dalda Michelin listesine girmesiydi.

BAFA GÖLÜNÜN YANINDAN GEÇİŞİM

Bafa Gölü, benim gençliğimin sol görüşlü direnişlerinin simgesi olmuştur. Gölün kıyısında geçtiğim her an, hep 60’lı yıllardaki köylülerin mücadelesi aklıma gelir. Meğ o gölün yakınlarında Agora Pansiyon adında bir yer varmış. Kapıkırı köyünde, tam anlamıyla bir köy pansiyonu. Ve o restoran, Michelin’de yeşil yıldızla onurlandırıldı. Ayrıca “Bib Gourmand” kategorisinde de yer bulmayı başardı. Yani, kısacası, bu köy pansiyonu Türkiye Michelin rehberine iki dalda girmeyi başardı.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Ödül töreninde Özgün Serçin’i dikkatle izledim. Kendisi sıradan, ama son derece etkileyici bir Milas kadını. Tesisle ilgili bazı turizm sitelerinde inceledim ve hemen hemen tüm ziyaretçiler 8.5 puanın üzerinde değerlendirmeler yapmış. Bazı yorumlar “mükemmel” olarak nitelenmiştir. Bu da gösteriyor ki, harika bir müşteri tatmini elde etmişler. Kısa konuşması, mütevazı bir doğallık içeriyordu; hesaplı bir tevazudan değil, samimi bir yaklaşım sergileyen bir tutumdu.

MUKADDERAT FİLMİNE GÖNDERME

Onu izlerken, yakın zamanda gördüğüm “Mukadderat” filmindeki Sultan karakteri aklıma geldi. Başarıları farklı ama yürekleri aynı. Dün kendisini arayıp, kutlamalarda bulunup biraz sohbet ettim. Burayı eşi Orhan Serçin ile birlikte 38 yıl önce açmışlar. Tüm aile, bu mekan için birlikte çalışıyorlar ve ürettikleri sebzelerin tamamını kendi bahçelerinden topluyorlar.

MEVSİMSEL MALZEMELER

Orhan Serçin, “Mevsim itibarıyla ebegümeci var mı, onu pişiriyoruz.” diyor. Bu başarıyı başka bir açıdan da değerlendirdim. Son yıllarda, her alanda en çok konuşulan başarı ölçütü “sürdürülebilirlik” oldu. Düşünün, 38 yıllık bir köy işletmesi, gizli kalmış bir köyde bile olsa ayakta kalmayı başarmış. Orhan Serçin, “Müşteriler gelmediği zamanlarda bile mutfağımızı kapatmadık,” diyor. Bir sonraki fırsatta, Tansu ile orayı ziyaret etmeyi düşünüyoruz.

URLA’DAN İKİ MICHELIN YILDIZI

Öncelikle, Urla’nın bu yıl aldığı bir ek Michelin yıldızıyla birlikte Türkiye’nin gastronomi merkezi olma yolunda önemli bir adım attığını söyleyebilirim. Ayrıca “Narımor” restoranının aldığı dört Michelin yıldızı, beni gerçekten sevindirdi. Bu restoran, Urla’nın en kenar mahallesinde, Narımor Oteli’nin yanında, sadece beş masalı küçük bir mekandır. İlk kez iki yıl önce gitmiştim. Tadım menüsü, artık bende yorgun bir kavram haline geldi, ancak Narımor, bu alana bambaşka bir boyut kazandırmış bir şef müessesi.

TOSCANA ATMOSFERİNDE BİR MEKAN

Restorana girdiğinizde, kendinizi kendi mini İtalya atmosferinde buluyorsunuz. Renk, “Burnt Sienna” olarak adlandırılan tonlarda. Beş masadan oluşan, çok enfes bir mekan.

ŞEFİ ATİLLA HEILBRON’NUN HİKAYESİ

Şef Attila Heilbron, dedesi Nazi zulmü nedeniyle Türkiye’ye sığınan bir Alman sosyalistiymiş. Türkiye’de bir Türk kadınla evlenmiş ve burada çocukları olmuş. Attila, o Alman’ın torunu olup Almanya’da dünyaya geldi, sonrasında Urla’da bu otelin restoranının şefi oldu.

MICHELIN’DEN ÖZEL NOTLAR

İçine kapanık bir genç olarak dikkatimi çekti. Dün Michelin ödülünü alırken iki kez “Teşekkür ederim” dedi. Urla artık bir gastronomi destinasyonu olsa da, Narımor için de müthiş bir prestij. Michelin müfettişleri, raporlarında “Kesinlikle deneyimlenmesi gereken bir yer” notunu düşmüş. Bu ifade, Narımor’un bir gün ikinci bir yıldıza daha kavuşma umudunu artırabilir. Büyük sermaye arkasında olmasına rağmen, küçük şef restoranlarına olan alakam dikkat çekici.

URLA’DA YENİ BİR BAĞ RESTORANI

Urla’nın Od Urla, Teruar ve Vino Locale restoranları, geçen yıl aldıkları Michelin yıldızlarını korudu. Ek olarak, bağ restoranı olarak bilinen Hus Şarapçılık da, tavsiye listesine girmesi, bölgedeki şarap turizmi için oldukça önemli. Ayrıca, Od Urla’nın şefi Osman Gezener, Urla ve Bodrum’da Michelin yıldızları ile taçlandırılmış iki farklı işletmeye sahip. Gastronomi alanında yılın sommelier’lik ödülünü de Yunus Öztürk almış.

ELTON JOHN’UN YENİ MEKANI

İstanbul’da dikkat çekenlerden biri, Ömer Koç’un kurduğu “Telezzüz” oldu. Elton John, bu restoran için geçtiğimiz günlerde İstanbul’a geldi. Telezzüz, bir yeşil yıldız kazanarak tavsiye listesine de dahil oldu. Genç şef Bahtiyar Büyükduman, aslında bir arkeolog. “Hayatım toprak kazmakla başladı, sonra ekmekle devam ettim, şimdi pişiriyorum.” şeklinde bir mesaj paylaştı. Kendisi sekiz kedisi ve dört köpeği ile mutlu bir yaşam sürdüğünü ifade etti.

Nazende RESTORANI TAVSİYE LİSTESİNE GİRDİ

Son zamanlarda birçok kişi Bağdat Caddesi’ndeki “Nazende” restoranını övüyor. Önemli gastronomi yazarları da bu mekanı sıkça dile getiriyor. Ben de bir defa ziyaret ettim ve şimdi, o da Michelin tavsiye listesine girdi.

TÜRKİYE’DE YEŞİL YILDIZ REKORU

Michelin ekipleri, “Yeşil yıldız” konusuna daha fazla önem vermeye başladı. Çevre dostu, yerel ürünlerle hazırlanan yemek sunan mekanlar, bu ödüllendirmenin parçası olurken, Türkiye’de yeşil yıldızlı restoran sayısı 10’a ulaştı. Michelin Dış İlişkiler Direktörü Elisabeth Boucher-Anselin, bu duruma dikkat çekti.

KARADENİZ’DE YENİ BİR RESTORAN

Bu yılın diğer yeni Michelin yıldızı, Şile sahilinde bulunan ve doğal ürünlerle hazırlanan yemekler sunan Casa Lavanta’ya verildi. 20 dönüm alana sahip olan mekan, malzemesinin %50’sini kendi arazisinden tedarik ediyor. 30-40 yaş grubunun ilgisini çeken bir aile işletmesi olarak öne çıkıyor.

BIG GOURMAND ÖDÜLÜNE YENİ KAZANANLAR

Gurmelerin önemsediği “Big Gourmand” ödüllerinde bu yıl 9 yeni mekan belirlendi. Son zamanlarda restoranların fiyat ile kalitesini dengeleyerek kesinlikle mükemmel sonuçlar aldığını söyleyebilirim. Fiyatlardan şikayetlerin arttığı günümüzde, bu dokuz yeni mekan, kaliteli deneyim sunuyor. Dört restoran İstanbul’da, ikisi İzmir’de, üçü Muğla’da yer alıyor.

MUGLA’DA YILDIZLAR YAYILIYOR

Muğla’da Bodrum haricindeki restoranların listeye girmesi de dikkat çekici. Milas’taki Agora Pansiyon’un dışında, İstanbul’daki Neolokal, Maksut Aşkar, Marmaris’teki “Divia by Maksut Aşkar” ve Fethiye’deki Mori restoranları da Michelin rehberine katıldı. Ayrıca, yılın genç şefi ödülü de Bodrum’daki genç şef Serhat Doğramacı’ya gitti.

ANTALYA’DA NEDEN DEĞERLENDİRME YAPILMADI?

Törenden önce Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy ile sohbet ettim. Ersoy, arkeoloji konusundaki çalışmalarıyla göz dolduruyor. Michelin’in Türkiye’ye gelmesinde büyük katkı sağladı. Ancak, Antalya’nın değerlendirilmemesi konusunda Michelin tarafından bir düşünce vardı.

ANTALYA’DA KONTROLLÜ RESTORANLAR AZ

Ersoy, “ELerinde iyi restoranlar var ancak Michelin’in şartına uygun değiller. Restoranların rezervasyonla gidilebilecek olması lazım.” diye açıkladı. Maalesef, çoğu restoran otellerin içinde bulunuyor.

GAZİANTEP NEDEN YIL İÇİNDE DEĞERLENDİRİLMEDİ?

Gaziantep, birçok kişinin gerçek bir gastronomi merkezi olduğunu düşündüğü bir yer. Burada da Michelin yıldız kriterlerini karşılamadığı için değerlendirme yapılmadı. Michelin, bir destinasyonun çevresinde çok geniş bir gastronomik yaşam tarzının varlığına bakıyor. Yani sadece mutfağa değil, gastronomik deneyimlere açık olan bir kültürel yapısına da ihtiyaç var.

2025 MICHELIN REHBERİ SEÇKİSİ DETAYLARI

(*) İSTANBUL
Turk, Fatih Tutak, Araka, Arkestra, Casa Lavanta, Mikla, Neolokal, Nicole, Sankai by Nagaya, Aida – vino e cucina, Ali Ocakbaşı, Araf İstanbul, Cuma, Efendy, Foxy Nişantaşı, Inari Omakase Kuruçeşme, Karaköy Lokantası, Nazende Cadde, Pandeli, Sade Beş Denizler Mutfağı, Tatbak, Tavacı Recep Usta Bostancı, Tershane, 29, 1924 İstanbul, Aheste, Aila, Akira Back İstanbul, Alaf, Apartıman Yeniköy, Aqua, Aşeka, Atölye, Avlu Restaurant, Azure, Balıkçı Kahraman, Banyan, Beyti, Borsa Restaurant, Calipso Fish, Çok Çok Pera, Çok Çok Thai, Deraliye, Eleos Yeşilköy, Fauna, Gallada, Giritli, Hakkasan İstanbul, Herise İstanbul, Itsumi, Khorasani, Kıyı, Lokanta 1741, Lokanta by Divan, Lokanta Feriye, Lokanta Göktürk, Mürver, Nobu İstanbul, Ocak, Park Fora, Roka, Ruby, Rumelihisarı İskele, Saku, Şans, Seraf Mahmutbey, Seraf Vadi, Spago, St. Regis Brasserie, Sunset Grill & Bar, Telezzüz, The Barn, The Galliard Vadistanbul, The Red Balloon, Tuğra Restaurant, Vogue Restaurant, Yeni Lokanta, Zuma İstanbul.

(*) İZMİR
Narınor, OD Urla, Teruar Urla, Vino Locale, Adil Müftüoğlu, Aslında Meyhane, Asma Yaprağı, Ayşa Boşnak Börekçisi, Beğendik Abi, Hiç Lokanta, LA Mahzen, Tavacı Recep Usta, Amavi, Birinci Kordon Balık Restoran, Gula Urla, Hus Şarapçılık, Isabey Bağevi, Kasap Fuat, Kasap Fuat Çeşme, Levan, Ortaya Alaçatı, Ristorante Pizzeria Venedik, Scappi, SOTA Alaçatı.

(*) MUĞLA
Kitchen By Osman Sezener, Maçakızı, Agora Pansiyon, Arka Ristorante Pizzeria, Beynel, İki Sandal, Otantik Ocakbaşı, Bağarası, Barbarossa, Dereköy Lokantası, Divia by Maksut Aşkar, Hakkasan Bodrum, Isola Manzara, Karnas Vineyards, Kısmet Lokantası, Kornél, Kurul Restoran, Loft Elia, Lucca by the Sea, Malva, Mezra Yalıkavak, Mori, Oi Filoi, Orfoz, Orkide Balık, Oro by Alfredo Russo, Sait, Sia Eli, The Red Balloon Yalıkavak, Tuti, Zuma Bodrum.

“`